27 Kasım 2008 Perşembe

bu da bir çeşit oyun



Orkestralar yönetiyorum burda, bu köprü ışıklarının bile tasarrufa girdiğinin kanıtı odada. Bir tek vurmalı çalgılar emrime amade. Oysa ben parmakların tellere değdiği şarkıların aydınlığında şehirlerarası bir yolu sık olmayan adımlarla siyah bir titreşime yaymaya niyetliyim.
Yukarıda allah var! Cümleler vurgulu olmak zorunda bu uyanıklıkta.
Bir gün terleyeceğim bu karanlıkta. O zaman akılsız filozoflar gibi ağzıma zamk yapıştıracağım. Hiç konuşmamalı, hiç bahsetmemeli kendinden insan, kadın! Kim neyi ne kadar hacmine sığdırıyor o zaman görmeli. Konuştukça değerleri yiten insanlar yerine sustukça yaşından kalbini büyüten insanların kalabalığına girmeli.
Kendine yardım çok ciddi bir cümle, hangi insanoğlu farkedecek zamanı geldiğinde? Anlayabilen, anlayan kim varsa; dikkat! Alarm! Votka sallanan, viski mide kaldıran, şarap ağlatan, rakı ertesi günü kasteden oldukça anca scrabble paklar bizi.
Kelimlerin oyunu... hangi hayat irtifa kaybederken dürüst davranabilir?
İstanbul, Ortaköy

*** görsel buradan alınmıştır

Hiç yorum yok:

Kdv siz

  Yalnızlığım Şapkasız başım Geride bırakılmışlığım Arkadan konuşmadan içime susmuşluğum Yalnızlığım  Bir ten ardında yoksul kalmışlığım Bir...